Manisa bizi çok sıcak karşıladı saolsun klima da açamadığımız için hava şartlarıyla mücadele bizi biraz yordu ama onun dışında herşey güzeldi. Badecik Çınar'la tanıştı ve onun her yaptığına kıkır kıkır güldü , bebekler ve çocuklar arasında tılsım var sanki, büyük bir enerjiyle birbirlerini sahipleniveriyorlar.Manisada o meşhur parktaki tavuskuşları,ördekler ve kazları görünce şaşkın ve ürkek bir hal alan Bade babaannesi ve dedesiyle bol bol hasret giderdi,halası da Ispartadan yetişti bu buluşmaya ve beraberce güzel vakit geçirdik. Bu esnada anneanne, Apo dede ve dayı ise köyde sudan zehirlenerek bizi üzmeyi ihmal etmediler. Neyseki iyileştiler ve aklımız orda değil en azından.
Bu kadar laklak ve bir foto bile olmadan olur mu? Bademimin Ege sebzeleriyle olan fotolarını halası gönderince hemen koyucam bloga. Börülce yakalama telaşını unutmak mümkün değil.Babaannesi çıtır çıtır kırdıkça Badem börülcelere saldırıya geçip damaklar yardımıyla bir börülceyi üç pay ediverdi.
Haftasonu bizi almaya gelen babaya dinlenmek yok tabi . Daha önce ki dönüş maceramızdan aldığımız ilhamla Manisadan sabah 04:30 olmadan ayrıldık ve en kestirme rotayı belirleyip Yalova-Pendik deniz otobüsüyle evimizin yolunu tuttuk. Biz eve girip soluklanmaya başladığımızdaysa babiş arabadan Manisa erzaklarımızı taşımaya devam ediyordu yol boyu kara kara düşündüğü gibi:) Eee baba olmak kolay değil tabi.
Cok gecmis olsun anneanneye, dedeye ve dayıya...iyilesmisler neyse ki...
YanıtlaSilBadecik neler yapmış Manisa'da öyle. Borulcelerle olan yakın dakikalarını görmek isterdim dogrusu:)okurken en cok neye guldum biliyor musun; Bahadır geldi gozumun onune yukleme-taşıma halleri...zor gercekten :)