Bade'nin Beşiği ve Babiş Yolu Gözleyişi..


Ya habibi Bade,

Bugün babişi Libyaya gönderdik.Biz senle beraber Trabzona gitmiştik yazın, şimdi babiş de Trablusgarp'a gitti ve ödeşmiş olduk böylece. Ve de Libya şantiye fotoları..



Bak sana dün bu aşağıdaki beşiği aldık.. Sallanıyormuş flan çok cici bişey. Uslu çocuklarda 1yıl, yaramaz çocuklarda 6ay kullanılabiliyormuş. Bakalım bize kaç ay nasip olacak:)

Beşiğini de aldıktan sonra sinemaya gittik ve evdeymişiz gibi ayaklarımızı uzatıp film izlemenin keyfine vardık.. Bu uygulamayı uçaklarda,otobüslerde de başlatsalar az güzel olmaz. Hele ki hamilelikte çok lazım bi konfor.

Bu arada dün Medya Kralının jenerik müzklerinde dans eden şebek Badeş gitti yerine gıcık Badeş geldi . Sırtını dayadın karnıma  adeta sabrımı zorluyorsun.Ya da karın bölgemdeki derinin mukavemetini ölçüyosun bilmiyorum ama bugün bayağ ızdırap yaptın.. Anladık babişi özledin de , bedelini niye ben ödüyorum onu anlamadım.

Babiş yokken anneanneye taşındık biz de.Badeş ah bi görsen burayı internet cafe gibi. Burda bilgisayar sırası kolay gelmediği için ben de kendi laptopumu getirmiştim. İyi ki getirmişim.. Şu anda anneannen sana ağız bezi dikmekle uğraşıp,büyük dede uyurken geri kalan herkes internetin başında:)

Neyse Badeş ben biraz dolanayım evde belki yer değiştirmek istersin şansım varsa.

Seni öpüyorum Badeş, ikimiz beraber babişi de öpelim hadi;
Muck!




Bade'nin Cicileri..

Kızçem,

Senin alışverişlerine yoğunlaşmaya başladık iyice... Birer karış zıbınları,yelekleri,hırkaları görünce o kadar küçük geliyor ki gözüme,bunları insan mı giyecek diye tekrar tekrar düşünmeden edemiyorum.. Ama öyle zevkli ki senin alışverişini yapmak.. Bebeklerin dünyasının saflığı ve masumiyetinden fırlamış soft renkler,yumuşak kıyafetler insanı etkisi altına alıveriyor. Sanki çizgi film karekterlerini giydirecekmişiz gibi bir hisse kapılıyor insan.

Minik kıyafetlerini incelerken onları omzumuza doğru koyup senin ne kadar yer kaplayacağını öngörmeye başladık bile.İlk başlarda dağ fare doğurmuş gibi gözüksem de o küçük ciğerlerden çıkan haykırışlar aslında senin ne kadar büyük bir ses olduğunu kanıtlamaya yetecektir mutlaka.

İçerde 8aydır kendi ayaklarının üzerinde durup da dışarı çıkınca hiçbirşey bilmiyormuş gibi davranman belki bizi arada gücendirse de sana yeni hayatını öğretene kadar biz de senden sevgi,şefkat ve sabrı yaşayarak öğrenmiş olacağız mutlaka.. Anlayacağın üzere dokuz ay süren suskunluğunun ve olgunluğunun acısını nasıl çıkaracağının sorgusu bizi epey meraklandırıyor.

Seni heyecanla bekliyor ve sıcacık kucaklıyoruz ...
(Ama öpmüyoruz.. Bu sene domuz gribi salgını çıktı o yüzden bebişleri öpmüyoruz. Kendimizi tertemiz dezenfekte edip seni öyle kokluycaz minik meleğimiz..)

Bade 31.hafta kontrolünde..

Sevgili Bade'm;

31. ve 32.haftalarda bebişlerin en hareketli dönemleri olduğunu öğrenmek iyi oldu çünkü son zamanlardaki hal ve tavırların gözümüzü korkutmaya başlatmıştı.İçerde top sektirdiğini düşünmeye başladığım anlar bile oluyordu.Meğer su seviyesi bu aralar senin taklalar atıp yüzmen için en uygun zamanlarmış.Bundan sonra artık sığmakta zorlanacağın için bu kadar çok hareket özgürlüğün kalmayacakmış. Hazır içerdeyken şu iki haftanın tadını çıkarmaya bak sen en iyisi.

Bu haftaki doktor kontrolümüzde öğrendiğimiz üzere sen 200gr. ben 2kilo almışım.Yani bana yetişmen için bir fırın ekmek yemen gerek.(Yani daha çook emek ve zaman harcaman gerek manasında kullanıyoruz biz.) Bir de doğum için hastane elemeleri yaptık doktorumuzla.Evimize ve doktorumuza yakın Göztepe ya da Kozyatağı'nda iki hastane belirledik.Bakalım nereye kısmet olacak senin ıngalarını dünyaya duyurmak.

Bu arada geçen hafta senin için bembeyaz bir oda takımı beğendik.Tabi gönül isterdi ki sen seçip beğenesin ama o şimdilik imkansız olduğu için bu seferlik bizim seçimimizi kabullenmen gerekecek.Sen gelmeden 1ay önce odan gelecek evimize, e tabi ona senin kadar çabuk ısınamayacağımız için senden önce gelsin de gözümüz alışsın bari dedik.

Görüşmek üzere Bade'miz..

Mesai Kabilesi Barka'da..


Sevgili Bade'miz;

Bugün 12aralık cumartesi.Seninle beraber ilk kez babişin işyerine gittik. Çok güzel ve aydınlık bir ofis veverimli çalışmak için herşey sağlanmış. Zaten babiş de hakkını verdi çalışmanın,mesaiye bile kaldık bugün:)

Babasının işyerine en erken giden bebiş oldun sanırım:).Ben küçükken annemle ve babamla onların işyerlerine gitmeye bayılırdım.Onların iş arkadaşlarının ilgisi canımı sıksa da daktilolar ve ısmarlama gasoşlar (gazoz) bütün sıkıntımı alıp götürürdü. Sabahına erken kalmak da olsa büyük bir hevesle uyurdum ertesi gün işe gideceğim gecelerde.

İşte bahsettiğim daktilo da bu.Sadece yazı yazmaya yarayan bir aygıttı.Ben onu kimseyle paylaşmak istemesemde mecbur kaldığım olurdu.

 

Şimdi benim yerimde senin biraz büyümüş halin olsa kimbilir ne kadar mutlu mesut olurdu diye geçiyor içimden. Bir de şimdi ki çocuklar da benim çocukluğum gibi hevesliler mi annelerinin babalarının işyerlerine gitmeye diye bir soru geçiyor aklımdan... Benim çocukluğumda eve daktilo almak fikri kimsenin aklına gelmezdi herhalde ki kimsenin evinde de görmedim. Anca işyerlerinde varolan aykırı bir dünyaydı o aygıtlar. Şimdiyse evlerde bilgisayar,faks,fotokopi makinası ve internet dahil herşey var zaten,ofislerde çocuklar için ilginç ne kaldı ki... Merak ediyorum bakalım sen çocuk aklınla nasıl duygular besleyeceksin işyerlerine karşı..

Babişin işyeri ve çocukluk derken kendi çocukluğumu özlediğimi farkettrim.Çok güzel bir çocukluk yaşadım ve hatırlamak bile mutlu ediyor beni. Birçok şeyin değeri büyüktü benim için. Babamın Beyoğlu'ndan aldığı ve oturunca aynı boyda olduğum çikolatalar,annemin işten eve dönüşlerde getirdiği profiteroller ve hamburgerler...Dünyalar benim olurdu. Annemin iş dönüşleri hem onu özlediğim hem de süprizleri merak ettiğim için heyecanlı bekleyişler olurdu. O zamanlar şimdi ki gibi herköşe başında yoktu bu saydıklarım.Şimdi Uzakdoğu bile elimizin altında sanki. Belki o yüzden hiçbirşeyin değeri ve tadı eskisi gibi değil... Zamane çocuklarına süpriz yapabilmek için Ay'dan krater getirmek gerekecek belki de..

Çocukluk çağı ne kadar doya doya yaşansa da tadı damakta kalmaya devam eden bir dönem. Dilerim sana güzel hatıralarla dolu bir çocukluk yaşatabiliriz ve sen de hatırlamaktan keyif duyarsın ömür boyu.

Sevgilerimle..

Bugünümüz ve Yarınımız İçin Teröre Lanet ..


  Sevgili Bade’m ,

Anne karnındaki bebeğin annesinin duygularına ortak olduğu ve hissettiği söyleniyor. Şayet öyleyse bugün sen de çok üzülmüş olmalısın benim gibi... Seni nasıl bir dünyaya nasıl bir ülkeye emanet edeceğimi gözden geçirdiğimde moralim bozulmaya başlıyor. 

Dün 7askerimiz şehit oldu. Şehitlerin annelerini gördüğümde yüreğim parçalanıyor. 9ay boyunca ağrısını sancısını çekip kan revan içinde dünyaya getirilen bebekler kimbilir ne hayallerle bakılıp büyütülüyor. Anneler babalar evlatlarının milli başarılarla ülkelerinin bayrağını dalgalandırmasını hayal ederler ama bu şehitlik makamı çok ağır oluyor.

25yıldır devam eden ve son yıllarda iyice tırmanan teröre şehit vermekten milletçe bıktık, usandık ve yorulduk. Bizleri kendi ülkemiz sınırları içerisinde barış içinde yaşamak için bile mücadele vermek zorunda bırakan terörü  öfkeyle lanetliyoruz…

Bugün ben ve dolayısıyla karnımdaki minik yavrum da haberleri gözyaşları içinde izledik ve bunu bize yaşatmaya kimsenin hakkı olmadığını düşündük. Mutlu bebekler ve nezih nesiller yetiştirmek için huzurlu bir ortamda evlatlarımızı dünyaya getirmeye ve onları özgürce büyütmeye ihtiyacımız var…

Geleceğe umutla bakabilmek dileğiyle...

Ailecek Doğumgünü

Bade'ciğim,

Dün olanları anca bugün yazabiliyorum çünkü eve çok geç geldik.. Çok güzel bir gün geçirdik geniş ailecek..Önce babiş kurstan çıkıp bizi aldı ve sahile indik,mis gibi deniz ve yosun kokularını içimize çektik.Sonra Ayşe Teyzemizin talimatı ve acıkmaya bıraktığımız midemizin gurultusuyla Çekmeköy'ün yolunu tuttuk..Evde bizi muazzam bir sofra bekliyordu ve bir de süpriz..



Gördüğün gibi resmin solundaki oval tabakta adın yazılı.. Çok hoşumuza gitti hemen foto şipşak çektik..Sonra da fazla vakit kaybetmeden masayla bütünleştik..Teyzem ve annem abartmak konusunda sınır tanımamış yine.. Bu masanın bir benzerinin de balkon da servis edilmek üzere bekleşiyor olduklarını görünce Montignac'la aramızın açılacağını hemen anladım.. Çok güzel bir ziyafetti. Üstelik yine bir taşla iki kuş vurduk. Teyzem ve eniştem 22.evlilik  yıldönümlerini kutlamayı ertelemişlerdi ve onunla da birleşince daha değerli bir gün oluverdi.


Fotoğrafı okuyalım hadi Bade..
Sol başta hükümet gibi olan  Yiğit eniştemiz,eniştemin sağındaki sevimli minyatür Ayşe Teyzemiz, anneanneni tanıyorsun zaten,güllerin içinden  gülerek bakan babişinle ben yanyanayız ve tabii ki deden.Berkomuz foto çektiği için burda görünmüyor..Yakışıklı dayının da artis bir resmini ekliyim hemen





Yemekten birsüre sonraysa benim en sevdiğim Hasbahçe pastasıyla geceyi taçlandırdık..Bayılırım meyveli ve hafif pastalara.. Sen biraz büyün mü çikolatalı pasta diye baymaya başlarsın ve bu güzel lezzetten mahrum kalırız muhtemelen ama sanırım senin için bu fedakarlığı yapabilirim Bade'm..



Gecenin devamındaysa teyzem  ve eniştemin düğün kasetlerini izledik videoda.. Düğün dediysem aklına hoppidi hoppidi bişeyler gelmesin..Davetliler işadamı,doktor ve üst düzey askerler.. ben bu yaşıma kadar bunca elit tabakayı birarada bir daha hiç görmedim.. Televizyondan izlediğimiz cumhuriyet resepsiyonlarını saymazsak tabii.. Ben bile 7yaşındaki halimle ortamdan etkilenmiş ve  seviyeli haşarılıklarla yetinmişim.. Yaş sınırı ve statü bakımından son derece şık ve resmi davetlilere rağmen düğündeki en resmi iki kişi teyzem ve eniştemmiş. Onların heyecanlı hallerini izlerken gülmekten yerlere yattık. Birgün o görüntüleri seninle birlikte de izlemek nasip olur inşallah hepimize..

İşte bir cumartesi akşamı ailecek güzel bir hatıramız daha oldu..Darısı senin de ailemize katıldığın yeni hatıralarımızın başına..

Öpüyoruz seni Bade'm..

Bade Gün'de

Bade'mle ve annemle birlikte  ilk "gün" heyecanımızı yaşadık bugün. Çok zevkliydi. Güzel mamalar,güzel insanlar ve neşeli dakikalar.. Daha ne olsun..



Gün arkadaşlarımın hepsi hediyelerle gelince baby shower partisini aratmadı günümüz.. Yılbaşı çekilişlerimizi de yaptık,birdahaki buluşma da hareketli ve eğlenceli olacak belli ki..

Akşamsa Sedacım,eşi ve güzel kızı bizi ziyarete geldiler.. Zeynepcik kocaman kız olmuş,bıcır bıcır konuşuyor,kendi kendine oyunlar oynuyor..İlk 6aylık örneklerde gözümüz epey korkmuştu ama Zeynep'in akıllı uslu halleri doğrusu bana moral oldu,2,5yaşına kadar sabrettik mi gün yüzü görebiliriz demek ki..

Şimdilik hoşçakal Bade'm..

Babasının Kızının Babasının Doğumgünü

Sefkili Bade,

Bugün babişinin doğumgünü,29seneyi geride bıraktı hayatında.Bu sene sayende doğumgünlerimizin bile ayrı bir önemi oldu. Şu an tam anlamıyla aramızda değilsin ama biliyorum ki senin de kalbin bizimle:) Sen de kutluyorsun babişinin doğumgününü en içten sesinle.. Bize kalan seni duymak.

Geçtiğimiz haftalarda sıraya girdiğim gün organizasyonunda cin fikirlik yaparak 4aralık tarihini ben aldım ki babişine yapacağım hazırlıklar sayesinde bir taşla iki kuş vurmuş olmak için.Güzel yiyecekler hazırlayıp özel hissetmek için kendimizi anneannenden de gelen ekstralarla 6çeşit meze,z.yağlı eşliğinde salata bar gibi bişi yaptık sofraya..Hakkını verecek kadar yedik ama asıl kutlamayı haftasonuna bıraktık..


Biz keyifle yemeklerimizi yerken sokağımızdan gelen seslerle cama çıktık k, askere gidecek bir abi için konvoy hazırlığı yapıldığını gördük. İçimiz buruldu,sağ salim gidip gelir inşallah. Geçen sene bu zamanlar babanı da askere uğurluyorduk.Ne kadar boğucu,endişe ve sıkıntı verici bir zaman dilimi olduğunu hatırladık da.. Geçen sene babişi beklemekle geçmişti ve çok sıkıcıydı.. Bu seneyse seni bekliyoruz. Üstelik tamamen tersi duygularla.. Heyecanla,mutlulukla,merakla.. Babişe asker dönüşü kavuşmak güzeldi,seniyse beklemek bile güzel.

Bade babişine sağlıklı,mutlu,başarılı ve huzurlu nice seneler diliyor.Ben de Bade'ye annesinin ve babasının kanatları altında geçireceği dünyalar güzeli bir ömür diliyorum.Nice mutlu yıllara ve yaşlara hep birlikte inşallah.

İyi geceler Bade, iyi seneler babişi..
İkinizi de çok seven Pın..

Bade Kurban Bayramı'nda..

Sevgili Bade,

Seninle birlikte ilk Kurban Bayramını da geride bıraktık.Sana Kurban Bayramının ne olduğunu anlatmak çok kolay olmayacak.Küçük bir çocuğun anlayacağı tarzda ve gerçek manasında anlatabilmek için internette  gezindim ancak din alimleri arasında bile bir uzlaşı olmadığını gördüm.Kimisi eti yenebilen hayvanların Allah yolunda kurban edilerek fakirlere,komşulara ve kendilerine dağıtımını öngörürken,kimi çevirilerde kurban kesmenin hac ibadeti sırasında bir yükümlülük olduğunu ve hac ziyaretinde olmayan kimselerin kurban eti yerine fitre( maddi durumu iyi olan kimselerin  maddi desteğe ihtiyacı olan insanlara yardım yapılması-sadaka-) vermesinin daha uygun olduğunu belirtmiş . Kutsal Kitabımız yeryüzüne ineli neredeyse 1400sene olmasına rağmen üzerinde uzlaşma tam olarak sağlanamadığı çok açık..



Sana şimdilik Kurban Bayramı konusunda en çok bilinen sembolik yönünü anlatalım en iyisi.
Hz. İbrahim'in Allah yolunda kendi oğlu Hz. İsmail'i kurban etmek istemesi ve Hz. İsmail'in buna razı olması neticesinde Allah'a karşı gösterilen büyük sadakatin karşılığı olarak evladının yerine eti yenebilen bir hayvan kurban edilmesinin anısına kutlanan dini bir bayramımızdır.




Yeri gelmişken, biz Müslümanlar'ın iki tane dini bayramı var.Biri Şeker Bayramı diğeri ise Kurban Bayramı. Şeker Bayramı senenin 1ayı boyunca Allah'ın bizlere verdiği nimetler için bir teşekkür olarak insanların nefsinden fedakarlık etmeleri anlamına gelen oruç tutulmasıyla başlar ve bu ayın adı "Ramazan Ayı"olarak anılır.Bu süre içerisinde insanlar sadece yemek yemekten değil,kötülük düşünmekten dahi kaçınmak durumundadır.İnsanların hem bedenini hem de ruhunu dünyevi isteklerden arındırarak manevi huzura ulaşmaları ve iyi ahlakı yaşama geçirmeleri amaçlanmaktadır.Ramazan ayının bitimindeki bayram süresince insanların birbirleriyle sıcak ilişkiler kurması adına eş,dost ve akraba ziyaretleri yapılır ve insanlar arasında merhamet ve dayanışma duygusunun gelişmesi adına fakirlere yardımlar yapılır.

Dini bayramlar arife günü başlayıp 4gün sürer.. Tüm manevi dokusunun dışında insanların en çok yüzünü güldüren diğer bir yönü de bayramların tatil günü oluşudur..

Mesela biz bu bayramda Manisa seferi düzenledik.Seninle beraber Manisa'daki ilk bayramımız oldu..  İzmir'e gidişte uçağın kalkışına 5dakika kala alana giriş yapsak da 25.Kasım'da yapılan iş yavaşlatma eylemi ve havadaki sis nedeniyle yaşanan gecikmeler neticesinde uçuşa yetiştik. Baban da ben de son dakika golcüleri olduğumuz için yetişmemiz gereken heryere yüreğimzi ağzımızda yetişiyoruz. Kaldı ki sen dünyaya gelip senin eşyaların ve telaşın da eklendiğinde uçak,vapur,deniz otobüsü gibi tarifeli seferlere yetişmenin bizim için  adrenalin sporu gibi olacağını tahmin etmek zor değil.. Umarım sen bize çekmezsin bu konuda. Allah dağına göre kar verirmiş derler bakarsın bizi sen çekip çevirirsin biryere yetişeceğimiz zaman:)

Bayramın 3.gününe kadar Manisa'daydık. Ailelerimizin ilk torunu olacağın için Manisa'da da nasıl büyük bir heyecanla beklendiğini farketmemiz zor olmadı. Babaannen sana aldığı hediyesiyle karşıladı bizi havaalanında. Sayende şimdiden pabucumuz dama atıldı bile anlayacağın. İzmir'e indiğimizde yaz gibi bir mevsimle karşılaştık,bayramın güzel geçeceğinin ilk sinyaliydi güneşin gülen yüzü.. Manisa'da çok neşeli bir bayram geçirdik..Bayramın ilk günü kahvaltımızı yapıp çıktık ve Huzurevinde kurban kesildi.Ardından kurbanımızın ciğerini yedik.Ciğer kan yapıyor diye bol bol yedim bu defa.. Bu bayram sabahı geleneğini okuma yazmadan önce öğrenecek olsan da ben yazmayı görev bildim.. Kahvaltının ardından evde başlayan bayram tebrikleri akrabalarda tamamladı..Günün sonundaysa en eğlenceli kısma geçtik. Nebiyye anneannemizin evinde Servet Teyzelerle buluşuldu ve bayramın ilk akşam yemeği beraber yenildi. Bu yemekler çok keyifli geçiyor çünkü katılımcılar çok eğlenceli..

Aşağıda o güne ait fotolar koydum bile..
Koltuğun üstündeki ablalar halaların.. Bahar ve Senem..
Koltukta soldan sağa; Deden,babaannen,ben,Nebiyye anneanne,Servet teyze ve Hikmet enişte.
Yerde oturanlar soldan sağa babanve Semih amcan..



Bu fotoğrafta eksik birşeyler olduğunu duvarlara bakınca algılayan Semih amcan ,Nebiyye anneannenin eline vefat eden Erol dedenin resmini verip bir de fotoğrafını çekince hepimize eğlence oldu. İşte o kareler..





Bayramın ikinci günü ise fotoğraflardaki Genç Bakış ekibiyle İzmir seferine çıktık..


Güzel İzmir'in güzel Karşıyakasında önce sahilde yürüdük ardından çarşısına gittik ve kalabalıktan bunalıp arka sokaklarına saptık. Arka sokaklara girdiğimizdeyse Güzel Karşıyakanın çirkin yüzünü gördük. Sanki bir kalenin içine hapsolmuş gibiydik. Binalar bitişik nizam,sokaklar dar ve uzun.. Canım coğrafyaya yine adabıyla yerleşememişiz. Hayal kırıklığına uğradık ve uzun yürüyüşün ardından dinlenmek için biryerlerde oturduk..



Bayramın 3.günü sabahı Manisa'dan yola çıktık  ve yine duygusal anlar yaşandı ayrılık anında.

Yavaş yavaş evimizin yolunu tutarken Bursadaki arkadaşlarımıza uğradık ve baban seni Kerem'le aldattı. Aldı kucağına Kerem'i boool bol sevdi ,sen üzülme diye ben onun kadar sevmedim haberin olsun Bade'cim:))


Bursa dönüşü ise gördüğümüz en kalabalık otoban trafiği eşliğinde evimize ulaşabildik.

Bayramın 4.gününde İstanbul'a gelen güneşli hava ile sabaha uyandık. İstanbul'daki ziyaretlerimizi de halledince bayramı tamamlamış olduk..

Tüm sevdiklerimizle birlikte sağlıklı ve neşeli nice bayramlara..

Bade & Öğretmenler Günü

Sevgili Bade,

Bugün 24Kasım Öğretmenler Günü.Öğretmenler annelerimiz babalarımızdan sonra hayatımıza girip bizi dünyaya hazırlayan insanlar.Tüm bildiklerini bize öğretmek için çırpınan bilge kişiler.. İnsan ,okulu bitirdikten sonra öğretmenlerinin değerini daha iyi anlıyor.Birdaha karşılaştığın hiç kimse sana birşeyler öğretmek için çabalamıyor hatta sen öğrenmek için çabalamak zorunda kalıyorsun..

6yaşına bastığın sene okula gitmeye başlayacaksın.Dilerim başarılı ve öğretmenlerine saygılı bir nesile dahil olursun sen de. Hababam sınıfı filminin öğrencileri  sinemada insanlara sevimli geliyor ama sadece eğlenmek için yaratılan bu tarz karekterler gerçek hayatta burun kıvrılan insanlar oluyor. Senin öyle olmanı istemeyiz, baştan anlaşalım Bade Hanım..

İnternete girmemden pek hoşlanmıyor gibisin, seni daha fazla rahatsız etmeden modemi de bilgisayarı da kapatıyorum..

Öpüldün kızancık

Bade'yle Dünden Bugüne

Kocaman ailenin küçük Bade'si;

Bade'cik seninle birlikte acı tatlı günlerimiz oldu şu ana kadar..

1aylık embriyo

İlk üç ay ıstırap doluydu. Çok çilekeş bir tablo çizmek istemiyorum ama kız annelerinin çoğu benimle aynı kaderi paylaşıyormuş.Belki benim normalde de fazlasıyla hassas olan burnum ve midem biraz daha kolay tetiklemiş olabilir bulantıları.Apartmanın kokusu,asansörün kokusu karşısındaki tepkilerim yanımdaki insanlara da ıstırap oldu . Babana kapıyı elimde poşetle açıyordum,heryere yanımızda poşetler ve kolonyalı mendillerle gidip gelebiliyorduk.


3aylık

4.aydan itibaren işler iyi gitmeye başladı..Hamileliğim süresince hafta hafta ne gelişmeler olup bittiğini gebelik.org sitesinden takip ettim ve doktor kontrollerinde bana ne ilaç vereceğini bile bilerek gidiyordum. 4.aydan itibaren karnımdaki keseciğin varlığını hissetmeye başlamıştım içerden gelen gurultulardan.4.ayda gelen seslerin bebekten gelmesinin mümkün olmadığı,bağırsaklarımızın kendilerine yerleşecek yeni alanlar arayışlarında hissettiğimiz seğirtmelermiş.4.aydaki hiçbir kıpırtıya heveslenmedim bağırsaklar olabilir diye.

4aylık

5.ay da bizden mutlusu yoktu.Artık kıpırtılarını çok rahat hissedebiliyorduk ve hergün aynı saatte minik tekmelerini dinlemek için göbeğimizin başına geçiyorduk.Saat 22:30 senin saatindi ve hala öyle.Saatler kış tarifesine geçti ama sen  şaşmadın vaktinden :) Çıplak gözle tekmelerini öyle güzel seçebiliyoruz ki dokunmadan bile seni izlemek hobimiz oldu.

5aylık


6.aya girdiğimizde artık senin kıpırtıların tekme tokata dönüşmeye başladı.Bazen beni korkutacak kadar ani ve sert darbelerin geliyor içerden.Yavaş biraz yahu..

6aylık
(Bunlar Bade'nin fotoları değil.İnternetten anne karnındaki bebeklerin gelişimlerine ait yaptğıım alıntılar)

1-2aydır sana müzik dinletiyoruz ama uzmanların dediği gibi Mozart flan diil.Birkaç kez dinledik beraber ama ben kendi sevmediğim müziği sana dinletmeyi de sevmiyorum.Mozart mı kalmış artık canım,Zaten sen de çok bayılmadın.Badem grubunu dinletiyoruz sana,Teoman'ı,Cold Play'i,Yüksek Sadakat'i,Sertab Erener'i dinletiyoruz.Sen de az uyumlu diilsin,ritm tutuyorsun içerden.

Şu ana kadar seninle sosyal hayatımız böyleydi.Bundan sonra nasıl bir bebek nasıl bir çocuk ve nasıl bir genç kız olacaksın merak ediyoruz seni..Bakalım bizi nasıl eleştiriceksin biraz büyüyünce..Biz merakla bekliyoruz tepkilerini şimddiden:))  Bakalım sana kendimizi beğendirebilecek miyiz? Ben bol bol gazete ve kitap okumaya çalışıyorum,baban da mesleğinde çok hırpalıyor kendini . Hatta dün akşam spora flan da yazılalım dedik sana kendimizi beğendirebilmek için.. Sonra da seni bize beğendirmek için nasıl şekillendiricez bakalım:)

Bade'cik bu arada bugün babaannenin doğumgünüydü.Bir iyiki doğdun kıpırtısı da babaannesine yollasın kuzum. Anneannesi de babaannesi de akrep burcu kızımın, şanslısın yani seni iyi korurlar Bade'cim..

Mucuk mucuk Bade'cik..

Adalet Mülkün Temelidir..

Hu huuu,

Bade'm napıyosun anlat bakalım.Bugün kıpır kıpır bigündü ikimiz için de. Ben bu yaşıma kadar ilk kez mahkemeye gittim ve iki gündür bunun stresini yaşıyordum. Neyse ki sağ salim atlattık bugünü de.

Şahitlerim bugünün kahramanıydı,hakim onları dinledi,avukatlar onları dinledi.Herkeş onları dinledi:)Mahkemenin de fotosunu koymak isterdim ama hayallerin yıkılmasın diye koymuyorum.. Üsküdar Çiçekçi Adliyesi apartmandan bozma bir mekan çıktı:)

Sezin Ablan ve Türkan Ablan Çorludan geldiler duruşmada bana şahitlik yapmak için. İkisine de minnet borçluyum.İnşallah dava biran önce sonuçlanır ve hakkımızı alabiliriz. Duruşma sonrası Sezin Ablanın fabrikada işinin başına dönmesi gerekiyordu ve onu otogara bıraktık . Türkan Ablanla beraber biraz daha vakit geçirdik.Günün sonunda çok sıkıntılı olacağını düşündüğüm bugün huzurlu bir şekilde sonlandı.

Ve babam.. Babam  olmasaydı bugün bitmezdi..Mahkemelerde davalarla uğraşmamı istemediği halde bugünün koşuşturmacasını çekmek gene babama kaldı:) Bizim ne zaman evle ilgili, ulaşımla ilgili  gıcık işlerimiz olsa babam kahrımızı çekmeye başlar.. İlerde sen de babana ıstırap ol Bade, sakın çekinme:))

Bebek Şekeri Alışverişimiz


Bebeğimizi beklerken onu nasıl ağırlayacağımızı da düşünmeye başladık elbette.. Henüz doğum konusunda bile ne yapacağıma karar verememişken Bade'mizin misafirlerine hatıra olarak neler dağıtacağımızın kararı verildi ve hazırlıklar başladı:)

Piyasada dolaşan onlarca klasik şekerlemelerden gelen gına üzerine olaya el atmaya karar verdim. Haftalarca hatta aylarca yapılan araştırmalar sonucunda bazı kompozisyonlar kafamızda oluşmaya başladı.


Annem ve teyzemle beraber elleri kolları dolana kadar alışveriş yapıldı.Oyuncaklar,magnetler,tüller,tüyler,kanatlar,keçeler..vs. Alıp verip ekonomiye can verdik ama iflahımız kesildi , sabah 9da buluşuldu akşam 19'da evdeydik.. Hele annem ve teyzem bana birşey taşıtmadıkları için kan ter içinde kaldılar ama gene de yüzleri gülüyor,bravo valla:)

25.hafta Kontrolümüz

Selam Bade;

Yuvaya dönünce hareketlenmelerin de başladı,dünkü kontrolümüz de güzel geçti. 917gr.olduğunu öğrendik.Ben de 63kilo olmuşum.Kızım biraz kilona dikkat et nolur,doktor bana laf ediyor sonra.Bu ay da 3kilo almışım.Önümüzdeki 3ay sürecinde toplam 6kilo almama izin verdi Güldal Hn.

 Önceki akşam mideme yuvarladığım mega boy Akdeniz pizza sonrasında uykumda ağzıma baskın yapan mide asitlerimin gebeliğin 6.ayından itibaren başlayan mide yanmalarının ve reflünün belirtileri olduğunu söyledi. Fakat benim ilaç kullanmama konusundaki hassasiyetimi de bildiği için akşamları sebze yiyerek ve yatmadan 2saat önce yemek olaynı tamamalamamı, meyve yemek için yemekten hemen sonra değil en az 1saat beklememi  önerdi. Bir de Montignac Yöntemi'nden bahsetti.Kendisi de hamileliğinde bu yöntemi uygulamış hatta kilo bile vermiş.. Şöyle ki protein ile karbonhidratı aynı anda tüketmemeliymişiz. Mesela etin yanında pilav/makarna yerine salata tercih etmeliyiz.Ya da pilav/makarnayla yoğurdu beraber tüketmemeliyiz.Bunlar birarada tüketildiklerinde bol bol kilo yapıp doğumda beni sıkıntıya sokabilirlermiş.Bir de yastık yüksekliğimi  artırmamı söyledi doktorumuz.Midem ağzıma kolay gelmesin diye herhalde:))

Bu akşam menüde haşlanmış kabak ya da brokoli düşünüyorum..Bahadır'da kilo almaya başlamıştı asker dönüşü..Montignac yöntemi ikimize de hayırlı uğurlu olur inşallah..

Selam olsun Montignac..
Eğer 6kiloyu aşarsam yandım bak..

Bade'yle Doğa Gezisi



Sevgili Bade;

Bu haftasonu Birsel teyzen ve Serdar amcanla İzmit'e Yuvacık Barajı'nın yakınlarında bir mekana gittik ve harika bir haftasonu geçirdik.Pek çok sportif aktivite olmasına karşın benim hamilelik pozisyonum nedeniyle biz nehir kenarında doğanın,güneşin ve yemeklerin tadını çıkardık daha çok. Ve kuklalı tabuyla kahkaha krizlerine girdik yine. Bunca harekete karşılık sen çok az tepindin içerde.. Deli deliyi görünce çomağını saklarmış derler,ondan herhalde:)


Bu arada çok sevimli bir ufaklıkla tanıştık orda.Adı Pamir ve 1,5yaşındaymış.Fotolara bakıp maşallah demeli..


Bakalım fotolarda sen kendini seçebilicek misin? Şöyle karın bölgeme bak bence:))


Öpüldün Bade'cik..

Bade'ye İlk Mektup


Sevgili Bade,

Altı aydır içiçeyiz senle. Dışardaki sesleri duymaya başladığını söylüyor doktorlar.Duyduğun sesler ve hissettiğin hareketler neye_kime ait, dışarda neler yaşanıyor..vs merak ediyor olabilirsin..Sıkılmazsan anlatmaya başlayayım mı? Sen içerde debelenirken neler oldu bugün biliyor musun?

Öncelikle seninle birlikte geçirdiğimiz ilk Cumhuriyet Bayramımız kutlu oldu. Çok güzel bir gündü bugün.Seninle beraber Kadıköy'e indik önce.Orda babamızın işlerini hallettikten sonra kendime şiş ve yün aldım. Biliyormusun ben daha önce örgü örmeyi denemiş ancak keyif almadığım için uzatmamıştım meseleyi.Şimdiyse şevke gelebilmek için kendime turuncu renkte şiş ve bambu&kaşmir karışımlı beyaz bir yumak aldım.Niyetim örgü örmeyi öğrenip sana kendi el emeği göz nuru bir eserimi hazır edebilmek.Umuyorum bu defa sıkılmayacağım. Anneannenden haroşa örgü öğrenerek ilk iddialı adımımı attım bakalım.. Bu arada bugün sevgili annemin doğumgünüydü..(İyi ki doğdun anneanne dediğini duyar gibiyim Badecik..)
Boğaz'da yapılan kutlamalara ait güzel bir foto ekledim aşağıya..



Öpüyorum seni Bade'cik..